14 Şubat 2010 Pazar

DİVAN EDEBİYATINDA ARUZ ÖLÇÜSÜ

Türkler 9. yüzyılda İslamiyete girerek yeni bir medeniyetin etkisinde kalmışlardır.Bu dönemde din ve bilim konularında Arapçanın, edebiyatta ise Farsçanın etkisi ağır basar.

11. yüzyıldan itibaren klasik dönemin ilk ürünleri görülmeye başlanır.Bu dönemin başlıca manzum ürünleri mesnevilerdir.Bu eserlerde daha çok dini, ahlaki, tasavvufi konular işlenir.Klasik edebiyatta şairlerin şiirlerini topladıkları eserlere "divan" adı verilir. Bu yüzden klasik edebiyatımıza " divan edebiyatı " da denilmektedir.

1. Klasik Türk Edebiyatında Başlıca Nazım Şekilleri ve Nazım Türleri

a) Kuruluşları Yönünden: Klasik şiirimizin nazım birimi beyittir.Bu nazım birimiyle gazel, kaside, mesnevi gibi nazım şekilleri oluşturulur.Kimi nazım şekillerinde beyitler, gruplar halinde bendleri meydana getirir. Bendlerle kurulan nazım şekilleri ise terkib-i bend ve terci-i benddir.

b) Konuları Yönünden: Klasik Türk edebiyatında görülen nazım şekilleri belirli konuları işler.Gazelin konusu aşk,şarap ve kadın güzelliğidir.Kaside genelde bir övgü şiiridir.Mesnevi nazım şekli uzun öyküleri anlatır.Tuyuğ ve rubai duygusal ve fikri konuları işler.Terkib-i bend ve terci-i bendlerde ise felsefi konular işlenir.


2. Aruz ölçüsü ve Özellikleri

Aruz Ölçüsü: Aruz hecelerin uzunluğuna ve kısalığına dayanan ve Araplar tarafından bulunmuş bir ölçü biçimidir.Bu ölçüyü Araplardan alıp kullanan ilk millet İranlılardır. Daha sonra Türkler de aruz ölçüsüyle eserler vermeye başlarlar.Türkler altı asır boyunca aruzu kullanırlar.Aruzu Türkçeye uyarlamak zordur.çünkü Türkçede uzun sesliler yoktur.Hal böyle olunca aruz, Türk şiirinde kusurlu olarak uygulanmıştır.Bu kusurlar imale ve zihaf olarak sınıflandırılır. Ancak divan edebiyatı sona ermek üzereyken Tevfik Fikret ve Mehmet Akif, aruzu Türk şiirine mükemmel uyarlamışlardır. Özellikle Mehmet Akif, manzumelerine aruzla yazılmış günlük konuşma cümlelerini dahil ederek neredeyse bir Türk aruzu yaratır. Yahya Kemal'in de kusursuz şiirlerinde kullanılan aruz ölçüsü günümüzde artık kullanımdan tamamen düşmüştür.

a) Açık (kısa) Heceler: Sonu ünlüyle biten heceler açık (kısa) kabul edilir.ve nokta ile gösterilir:
a-lı-na-cak (. . . _ )
ya-ta-ko-da-sı (. . . . . )
ge-li-ver-se (. . _ .)

b) Kapalı (uzun) Heceler: Sonu ünsüzle biten heceler kapalı hece kabul edilir ve çizgi ile gösterilir.Arapça ve Farsçadan dilimize giren uzun ünlüler de kapalı hece ( uzun) kabul edilir:
gel-mez-sen gel-me (_ _ _ _ .)
ley-lek-ler (_ _ _)



c) Bir Buçuk Hece ( Medli Hece): İçinde hem uzun ünlü bulunup hem de ünsüzle biten hecelere denir ve bir çizgi ve nokta ile gösterilir.

bâb (_ .)



Hiç yorum yok:

Yorum Gönder